Milli Takımı Tercih Etmeyen Türk Asıllı Futbolcular



TARİH:2010
YER:WORLD CUP – GÜNEY AFRİCA

NOT:Bu yazı Çanakkale’de ki tek göz odalı evimde, Ankaralı Namık-Al Al Alamanya şarkısı eşliğinde yazılmıştır…

Mesut Özil...Bir efsaneyi dünya futbolunun tanıdığı ilk turnuva(Tabii birçok Türk kulübününde(!))…
Türk Asıllı Mesut Özil, Almanya adına öyle bir performans sergiliyor ki, turnuva bitimi, -20.yüzyılın en iyi takımı seçilen- Real Madrid’e transfer oluyor.Tabii ertesi gün manşetlerde büyük harflerle;

 “ Real Madrid Mutlu MESUT! ”

Bir başka deyişle, artık Real Madrid’de Türk asıllı bir futbolcu oynayacak… Mesut’un kariyerini, başka bir yazımızda; “Romantikçe” inceleriz.Bugün  Türk Milli takımında oynamayı tercih etmeyen Türk asıllı oyunculardan bahsedeceğiz…

İlkay GÜNDOĞAN-Almanya 
Dortmund’ta oynadığı futbol ile Total Futbolun günümüz mucitlerinden Pep Guardiola’yu etkileyen İlkay, Pep ile birlikte Manchester City’nin yolunu tutmuştu.Şu sıralar orta sahadaki performansıyla taraftarların göz bebeği…


Emre CAN-Almanya
FM severler onu ilk Bayern Münih genç takımında tanıdı. Gelecek vaad eden oyuncu, bizlere çok paralar kazandırırken, gerçek hayatta da Leverkusen’e hatrı sayılır bir ücret kazandırdı (12 M Euro)  ve Liverpool’a transfer oldu.Burdaki Kaliteli futbolu sayesinde artık o da yolu Çizmeye düşenlerden…Şimdiki Durak; Juventus


Kerem DEMİRBAY-Almanya
Birçoğumuzun, Hoffenheim-Başakşehir maçıyla tanıdığı yetenek.Henüz 31 yaşındaki hocası Nagelsmann’ın önemli silahlarından.


Serdar TAŞÇI-Almanya
Yıllardır Türk spor medyasının, dört büyüklerden birine transfer etmeye çalıştığı Türk asıllı Alman futbolcu.Kariyerinde Stuttgart,Bayern Münih,Spartak Moskova gibi takımlar da bulunuyor.Şuan da kulüpsüz.Bu yaz olmadı ama devre arasında tekrardan görüşmek üzere Serdar!


Eren DERDİYOK-İsviçre
İsviçre doğumlu Türk asıllı forvet.Kariyerinde Basel,Leverkusen,Hoffenheim gibi Alman takımlar bulunmakta.Türkiye’den Kasımpaşa macerası sonrası 4 Milyon Euro bedelle Galatasaray’da. Kimileri beğenir ama benim tarafım belli.Gomis’ten sonra onu izleyen Galatasaray taraftarına, tribün bestesi önerim; “Derde düştüm dermanını ararım!”


Erkan ZENGİN-İsveç
Bu yazıda değinmediğim Jimmy Durmaz’ın Erkan’la ilgili sözünü hatırlatayım; “İbrahimoviç’in kankası” Beşiktaş’a transfer olduğu zaman kimse tanımıyordu.Zaten Beşiktaş’ta da kısa süre kalıp, onu Erkan Zengin yapacak olan Eskişehirspor’a transfer oldu.Olaylı bir transfer süreci sonucu Trabzonspor’da da bir dönem forma giydi.Şuan Karagümrük’te…


Gökhan İNLER-İsviçre
Türkiye’ye yolu düşen bir başka Türk asıllı İsviçreli futbolcu.İtalya’da Udinese,Napoli gibi önemli takımlarda da forma giyen Gökhan’ı, Leicester City macerasından sonra Beşiktaş’ta izledik.Şu sıralar Medipol Başakşehir formasını terletiyor.


Kennedy Bakırcıoğlu-İsveç
Onunla ilgili söyleyeceğim tek bir söz var; “CM 01-02”…(Gol sevinci sırasında tribünden atılan bira bardağını yakalayıp kafaya dikmeni unutmadık)


 NOT:Tsigalko spor!


Romantik Tribün!


Müzik, birbiriyle uyumlu notaların bir araya gelmesiyle oluşan, kulağa hoş gelen ezgidir. Müzik, sanattır...

Peki ya Futbol? Futbol bir sanat mıdır?
Eğer "Evet" diyorsanız doğru yerdesiniz!

Futbol, Aşktır!

Aşk, Sanattır!

Peki ya Sanat? Sanat nedir?
Bu sorunun karşılığı değişken. Kişiye özgü cevapların olduğu gibi, kitaplarda belli tanımlar bulabilirsiniz de…
Ama Sanat, her şeyden önce beğeniyle ilişkilidir. Göze hoş gelmektir. Buna da "Estetik" denir...
Peki, futbol estetik midir?
Müzik de olduğu gibi,"-kulağa hoş gelen-" tabiri, futbol için de "-göze hoş gelen-" demektir.
Müzik ile Futbol iç içedir...

Futbolun müziği taraftardır!

                                                             *****             *****

Fenerbahçe Tribünlerinin efsanesi;
“Bir şarkısın sen… Ömür boyu sürecek!”
Gerçek taraftarlık,  günlük değil, ömürlük sevgiyle olur… Birini bile isteye karşılıksız sever misiniz?

                                                              *****             *****

Erzurumspor Tribünlerinden;
“Canısı… Canısı… Ömrümün Yarısı…”

                                                                  *****             *****

Öyle bir olay ki;
Kaybettiğinde ağlayacak, kazandığında dünyalar senin olacak!
İşler kötü gittiğinde; “Çare gelmez ağlamaktan!”
Küme düşse bile; “Ayrılır mı et tırnaktan?” diyeceksiniz!

                                                                 *****             *****

Bazen işler kötü gider, tribünde bir kıvılcım… Etraf yangın yeri!
Bazen de iyi giderken itici güç… Sonra hep bir ağızdan; “ÜÇ… ÜÇ… ÜÇ”

                                                                 *****             *****

Trabzon Tribünlerinden;
“İşte Gidiyorum… Bir şey demeden… Arkamı dönmeden… Şikayet etmeden!”

                                                                  *****             *****      

Futbol, karşılıksız aşkımızdı… Platonik… Belki de bile isteye acısını çektiğimiz, gerçek Aşk!

                                                                  *****             *****

“Futbol, Aşktır!” derken ne demek istedim biliyor musunuz? Aşk, içinde ihtirası da bulundurur, dramı da, heyecanı da, mutluluğu da...

Aşk, Hayattır! Futbol da bizim hayatımız...

                                                                  *****             *****
Son olarak unutmadan...

Adana Demirspor Tribünlerinden;
 “Her şeyde sen varsın!
Unutamadım!”